Enflasyon Raporu 2019-III (31 Temmuz 2019)
Kapak ve İçindekiler
1. Genel Değerlendirme
İktisadi faaliyet ılımlı bir toparlanma eğilimi sergilemekte ve toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönlü katkısı sürmektedir. Büyüme kompozisyonuna bağlı olarak cari dengedeki iyileşme devam etmektedir. Sıkı parasal duruş, iç talep koşullarındaki zayıf seyir ve emtia fiyatlarındaki gerilemeyle birlikte tüketici enflasyonunda ve çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonunda yavaşlama izlenmiştir. Parasal sıkılığın düzeyi, enflasyondaki düşüşün sürekliliğini ve hedeflenen patika ile uyumunu sağlayacak şekilde oluşturulacaktır.
2. Uluslararası Ekonomik Gelişmeler
Küresel iktisadi faaliyet görünümünde süregelen zayıflama eğilimi, küresel belirsizlikler ve uluslararası ticaret gerilimine bağlı olarak devam etmektedir. Bu görünüm, enflasyona dair aşağı yönlü risklerin de belirginleşmesine neden olarak, gelişmiş ülkelerde genişleyici para politikası adımları atma ihtimalini güçlendirmektedir.
3. Enflasyon Gelişmeleri
Tüketici enflasyonu ikinci çeyrekte 3,99 puan azalarak yüzde 15,72’ye gerilemiştir. Bu gelişmede, ürün arzındaki artışın desteğiyle işlenmemiş gıda enflasyonunda kaydedilen yavaşlama, iç talep koşullarındaki zayıf seyir ve ılımlı emtia fiyatlarının etkisi izlenmiştir. Tüketici enflasyonunun, geçici vergi indirimlerinin sona ermesi ve enerji fiyat artışları sonucunda Temmuz ayında geçici bir yükseliş göstereceği, sonrasında ise yavaşlama eğilimini sürdüreceği öngörülmektedir.
4. Arz ve Talep Gelişmeleri
İktisadi faaliyet 2019 yılı ilk çeyreğinde Nisan Enflasyon Raporu’nda ortaya koyulan görünümle uyumlu olarak kısmi bir toparlanma kaydetmiştir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin ılımlı bir toparlanma eğilimi sergilediğini ve net ihracatın güçlü katkısıyla dengelenme eğiliminin devam ettiğini göstermektedir. Önümüzdeki dönemde net ihracatın büyümeye katkısını sürdüreceği; enflasyondaki düşüş eğilimi ve finansal koşullardaki kısmi iyileşmeyle birlikte ekonomideki kademeli toparlanmanın devam edeceği öngörülmektedir. Bu doğrultuda toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönlü katkısının sürmesi beklenmektedir.
5 . Finansal Koşullar ve Para Politikası
Yılın ikinci çeyreğinde kredi faizlerindeki artışların yanı sıra genel ekonomik görünümün de etkisiyle kredi büyümesi yavaşlamıştır. Yılın ilk yarısında, belirsizlikler ve jeopolitik gelişmelerin etkisiyle diğer gelişmekte olan ülkelerden olumsuz ayrışan Türkiye’nin ülke risk primi, Haziran ayı ortalarından itibaren hızla gerilemiştir. Başta enflasyon ve cari işlemler dengesi olmak üzere makroekonomik göstergelerdeki olumlu görünüm ve risk primindeki iyileşme piyasa faizlerinin tüm vadelerde düşmesine yol açmıştır. Yılın ikinci yarısında finansal koşullardaki kısmi iyileşme ve alınan diğer destekleyici tedbirlerin etkisiyle kredi büyümesinde kademeli bir toparlanma öngörülmektedir.
6. Kamu Maliyesi
Maliye politikası, 2019 yılının ilk çeyreğinde mali teşvik ve tedbirlerin yanı sıra, kamu harcamaları kanalıyla iktisadi faaliyetteki toparlanmaya katkıda bulunmuştur. Takip eden dönemde ise özellikle yatırım kanalıyla kamu harcama eğilimi yavaşlamıştır. Bu dönemde iktisadi faaliyet görünümüne bağlı olarak vergi gelirleri zayıf seyrederken, yüksek seviyede gerçekleşen vergi dışı gelirler bütçe açığındaki artışı sınırlandırmıştır.
7. Orta Vadeli Öngörüler
Enflasyonu düşürmeye odaklı, sıkı bir para politikası duruşu ve güçlü bir politika koordinasyonu altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağı öngörülmektedir. Bu çerçevede, enflasyonun 2019 yıl sonunda yüzde 13,9 olarak gerçekleşeceği, 2020 yıl sonunda yüzde 8,2’ye, 2021 yıl sonunda yüzde 5,4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağı tahmin edilmektedir.